23 Aralık 2007 Pazar

Kimler geldii, Kimler geçtii

Hepsi de çooook sevildi.:))

86 yılında evlendik biz. "Evin dışından" geçen köpekleri ayrı bir yazı konusu yaparım daha sonra da; "evin içinden" geçenleri anlatayım dedim bugün.
İlk olarak akvaryumumuz oldu kocaman. Oğlum 2,5 yaşındaydı; akvaryumcu abisine evde "annem, babam, ben bir de balıklar yaşıyoruz" demişti. Ve yıllar boyu onların maskotu olmuştu. Depremde dükkanını kaybeden o abisi ile gönül dostluğumuz halen devam eder.
İlk akvaryum da da en son yine japon balıkları vardı.
Çok büyüdükleri için güvendiğimiz bir yerin havuzuna yollamıştık.
Bu resimdeki akvaryum 2.cisi
ve depremdeki bizi çok üzen tek kayıplarımız.
(üzeri sadece o an için, yanındaki kuştan dolayı kapalı)
Bu balıklara yem alma işi benimdi( bütün alışverişler gibi). Eşim istediği için canlı yem de alırdım. Bir gece uyandım,uykulu gözlerle buzdolabını açtım. Benim koymadığım bir kavanoz var içerde, kapaksız. "Ne bu yahu" diye elime aldım ki, anaaa canlı yemler. Kavanozu 4.kattan aşağı bir sallamışım. Eşim sonra çok üzüldü. Ben de " gece gece ya senin üstüne atlayıp sıkı bir kavga edecektim. (Ki aniden uyanmak hiç sevmediğin bir şey, şoka uğrayacaktın) Ya hırsımı onlardan çıkaracaktım. Sen ucuz kurtuldun" dedim.



O arada çok çok çok kuş dönemi de başladı.
Bir oda onlara tahsis edilecek kadar çok. Sayıları 30-40 arası değişirdi.
Annesinden ayrılan kimi yavrular, benim omuzumda,
ensemdeki saçlarımın arasına yerleşip, büyümeye devam ettiler.:)



Hooop kaptan şoför,
ters oturmuşsun direksiyona. :)







Hıııım, annemin mutfağını
talan edeyim dedim de biraz.:)


















Seyrekte olsa annesinin bakmayı reddettiği yavrular
eşimin şefkatli eline kalırdı.
Anneleri kendi yedikten sonra,
ağızlarına kusarak onlara yedirir ya..
Yemleri ona benzer macun haline getirir, onunla beslerdi.





Bu bey ise ilk kuşumuz ve tek konuşan oğlan "Aşık"
Onu konuşturma işi doğal olarak eşimindi. Kuşta talimatları ondan aldığından, aynı onun sesi ile konuşurdu. Derdim ki eşime: "Sen işe gidiyorsun sesin evde kalıyor. Yani yine senden kurtulamıyorum." :)
O da bana: " İşe gidiyorum, yine senin gibi bir titizle uğraşıyorum. Yani bende senden kurtulamıyorum!"
İşyerinde yanındaki memur arkadaşı, sürekli ayakkabılarını dikizlermiş, yere toz, çamur filan döküyor mu diyerek.:))






Kuşların yemleri yüzünden -apartmanın sarmaşığından
tırmanan- karıncalar, balkondan kuş odasına doğru
koridor boyu çift hatlı otoban oluşturmuşlardı.
Tabi ki bu "karıncalar" resmi evin içinde çekilmedi.:))







Bu sağdaki ise, serçe yavrusu. :)
Yuvadan düştüğünü sandık ilk önce.
Ama sanırız annesi tarafından
özürlü olduğu gerekçesi ile atılmıştı.:(
Ona da aynı macun mamadan verdik tabi. Ama ilk günler kesinlikle ağzını kendi açmıyordu, eşim zorla yediriyordu. Sonra sonra ağzını açmaya ve devamında kendi yemeye de başladı. Kanatları normalden kısaydı. Çok kısa mesafe uçubiliyordu.
O ayrı bir kafeste kuşların odasında yaşıyor
diğerleri kapalıyken uçarak onların yanına gidiyordu.
Kendisinin farklı bir kuş olduğunu bilmeden
mutlululuğunu bize de çok yoğun hissettirerek bayağı yaşadı.
O bizim, hiç bir zaman kuğu olmayacak
"çirkin ördek yavrumuzdu"..)
(resimde serçe daire içinde işaretli)










Çeşitli zamanlarda alınıp, biraz büyüdükten sonra amcasının bahçeli evine yollanan civcivleeer...






Pekin ördekleri ve onun daha öncesinde
tavşaaan.... lar geldi geçti. :)
(Bilmeyenler için bilgi:
Oğlum bugün 20 yaşında)

Daha... Daha...Bu resimdeki gibi doğanın içinden gelen kurbağa

(uzun süre poz vermişti hasba),

evin içinde kaybolan su semenderi,

peygamber devesi ve benden gizli balkonda baktıkları su yılanı....

Ve en üst katta oturduğumuz için çatı ile balkon arasında yuva yapan baykuşlarımız.

Bizim oğlan 4-5 yaşlarında iken onlara bir de şiir yazmıştı.

Tabi o söyledi, biz yazıya döktük.:)
Gözleri boncuk boncuk...
Ayakları doncuk doncuk... Filan,filan aklımda bu kadar kalmış şimdi.
Gelip geçenlerden bazıları; en azından elimde resmi olanlar,bunlardı işte.
Sadece kediler olmasın,bu sevgilileri de anayım istedim. :)

Not, Not, Not:
Kocacım diyoooo ki:
Kediler sayesinde onu rahatsız eden titizliğim bayağı azalmış. Bunu kedilere borçlu imişiz. Bu yüzden çok mutluymuuş.
Aşkım yaa, bulmuşum kuzu gibi bir adam. Şunun şurasında biraz naz yapayım deduuuk.:)
Ben her zaman derim ki, Allah'ımın bana verdiği en büyük nimet sensiin.
İşte bu da resmimiz,
Suya düşmüş gölgemiz..


Bu da HAMİŞ olsun:
Ben evlenmeden önce örümcek görünce havaya sıçrayan bir salaktım. Tamam asla bir hayvanın canını acıtmadım. Hayvanlara her zaman, her fırsatta yemek verdim ama hiç elleyemezdim.Ayrıca da bu adamcağızımı bulunca herşeyini sevmiş, ama mesleğinden çokta hoşlanmamıştım.:( Çünkü ben en sevdiğim 2 şey olan ya kitapçı, ya dondurmacı bir kocam olsun isterdiim.
Sonuç olarak: Bu gün ise çoook memnunum.:)
Bir Not daha:
Saydım bu yazıda tam 15 resim var. Kendi rekorumu kırdım değil mi?.:)
Ay tamam artık sustum!
Ve kaçtım!
Patiyle kalııın.
Bu sefer de bize maşallah deyin.:)
Valla son not:
Oğlumun resimlerde görünen yüzünü kestim. Net ortamından korktum iyice çünkü. :(((

28 yorum:

renkler dedi ki...

Canım, siz tüm aile olarak çok şefkatlisiniz. Hayvanlara şefkat gösteren tüm insanlara da gösterir. Hayvanları sevmeyenlerin insanları da sevmediğini düşünürüm hep. Belki şu an hayvan besleyemiyorum ama çok seviyorum (yılanlar ve sırtlanlar hariç, bir de domuzlar... Allah günah yazmasın)Çok öpüyorum canım.

Adsız dedi ki...

İlk defa bir hayvanı sevdikten, bakımını üstlendikten sonra gerisi geliyor:)...Sizinki de öyle olmuş. Ama iyiki de öyle olmuş.

fatma

yass dedi ki...

ehuha ben de bızımkılerı hatıradım aynı seylerı beslemısız.. balıklarım oldu ılk benım de.. ılk olması bıraz hata olmus ama..cogunu oldurmusum. cunku sudan cıkarıp sevmeye calısmısım.. vazallıcıklar ozur dılerım balıkcıklar.. daha sonra ne zaman kedıye ızın vermedıler hemen balık almıstım.. bı suru balıgım oldu ecellerıyle vefat ettıler.. sonra tavsanım vardı..kardelen..tuvalet egıtımı bıle vardı tavsanıskonun.. sonra kara kaplumbagam oldu.. babamın meslegı geregı cıktıgı arazıden mızmızlanarak eve getırmıstım. ama sonra aılesı onu ozler dıye aynı yerıne bırakmıstık . ınsallah kavusmuslardır. sonra ılk kedım oldu:) apartmana gırdıgınde arkadasından kostum bı kosede sıkıstırdım ..sonra en alt kattan en uste "anneeeeeeeeeeee" dıye yırtınarak yemek ıstedım. minnosumun karnı doyunca hıc yanımızdan uzaklasmadı. bır gun yavrulayınca bır yavrusunu bıze bırakıp gıttı..bır daha hıc gormedık.. bıraktgı yavruda aynı kendısıne benzıyordu.. onun adıda mınnos oldu.. bır gun o da vefat ettı.. o zaman yemın etmıstım bır daha asla gulmeyecegım dıye.. aılemızın unutamadıgı bır kedıydı.. o kadar asildi ki.. cok agladık ve sonra bır daha kedıye ızın verılmedı..ben zor toparlandım. sonrasında bir suru cıvcıvım oldu.. benı annelerı sanarlardı.. koyun koyuna yatardık.. caner geldı bır gun..masmavı muhabbet kusum.. 7 aylıktı geldıgınde.. 3 sene sonra o da ucup gıttı sonsuzluga.. hep kandırırdı kapı sesını taklıt ederekk..caner derdı..cıcı kus derdı daha bır suru sey konusurdu.. daha kucuk seylere yoneldım..kertenkele.kurbaga...karınca:P tabı sokakta baktıklarımızı saymıyorum.. sonrasında da ıste sımdıkı oglum bır tanem jawsımm...

okuyunca bu yazıyı boyle ıcım burkuldu..eskılerı hatırlayınca.. ben hayvan sever ınsanları o kadar cok sevıyorum kı.. sevmeyenlerı de tabı tam tersı:P

okulda kurbaga kesılırlen aglardım..bı kac taesını caktırmadan azaad ettım.. tek dılegım allahımın bu savunnmasız yavruları koruması.. canım patıcık teyzem benım

Elif Derviş dedi ki...

siz ne güzel bir insansınız yahu pati anne :) iyi ki varsınız.

Aymen dedi ki...

Okurken çok güldüm yazını:) Bizim evdede hemen hemen buradaki hayvanlar beslenmiştir artı olarak tavşan ekleyebilirim. Ta ki tv nin kablosunu kemirene kadar:) Şimdilik kediyle yetiniyoruz. Ama içimden hep bir leopar yada kaplan beslemek geçiyor:) mümkün olabilseydi keşke:) O duygumuda hayvanat bahçesinde dakikalarca onları seyredip severek geçiştirmeye çalışıyorum:))
beni en iyi hayvanseverler anlar :)

paticanlar dedi ki...

Renklercim teşekkür ederim canııım.
beni mahcup ediyorsun.:)
ben bu yazıyı ne şefkatliyiz diye değil, onları da anayım diye ve komik anılarımızı aktarayım diye yazdım.

paticanlar dedi ki...

Fatma hanımcım. doğru diyorsunuz, ilgilendikten sonra kopamıyor insan.
bir de eşim veteriner ya. doğal olarak hayvanlar hayatıma girmiş bulunudu:))

paticanlar dedi ki...

Yasss'cııım amiiiin::) seninde elinde resimleri varsa,sende blogunda ansana onları.
bana ne tatlı anlatmışsın.ilgi ile okudum.:)
ve başlık resmini ve gif resmimi gördün dimii? :)))

Boncukçu dedi ki...

Sevgili Paticikler,
Mutluluğunuz daim olsun.
Sabah çayımı içerken bir solukta okudum yazını.
Sevgiyle

paticanlar dedi ki...

Elif'ciiim.:$( bu msn de utanma işareti imiş)
asıl iyi ki sende varsın.Toprak ta böyle büyüyecek biliyorum. Benim oğlum gibi.:)
o civcivliresmini fotoğtafçılar vitrine tezgaha koymuştu. o günlerde birisi daha bir foto bastırmış. 5 yaşlarında bir çocuk,iki elinde tabanca. üstelik biri keleş denilenden.:(
iki çocuk yetiştirme modeli dediler.:))

paticanlar dedi ki...

Aymen'cim.:) komik yanlarını farketmişsin çok sevindiim:)
tavşanda var ordaa.
bak pekin ördeklerinin yanında,kurbağanın üstünde.:)
evet herşeyi kemirmişti,koccamaaan olmuştu.resimde küçük hali var:)
ben hayvanat bahçesindekilere çok acıyorum yaa.artık doğal ortamında yaşayamaz onlar biliyorum
ama,zavallılar küçükten itibaren ne minik yerlerde yaşamaya mahkum oluyorlaaar:(
gel biz seninle Afrika'ya safariye gidelim:))

paticanlar dedi ki...

Boncukcuum.:) teşekkür ederim.:) evde keyifle içerken değilmi?minnoş laptopun arkasına yatmış.:) gözümün önüne geldin şimdi:))

yass dedi ki...

gordummm:) benek ı cok sevdım ben. msn resmıme koydum resmını..herkes soruyo kım bu dıye:)

Aymen dedi ki...

Aa paticim cidden tavşanı atlamışım ama şimdi gördüm :)
hayvanat bahçesi hususunda şunu diyebilirim Türkiyenin en büyük hayvanat bahçesi nerede biliyor musun? Gaziantep'te. Geçmişi çok fazla değil ama çok geniş bir alana yayılmış bir orman içerisinde ve hayvan çeşiti çok fazla olan bir hayvanat bahçesi. hem doğa güzelliği hemde yaşadıkları alan çok konforlu. beklerim bi gün gönüllü rehberlik yapabilirim:)
Safariye gelince ben Afrikada onuda yaptım:) Koca çölde bi tek deve görebildim tabi ee bizi safari adı altında saatlerce dolaştırıp kum yutturup bir parça avuttular diyebilirim:)

paticanlar dedi ki...

Yass'cım.:)
Hangi Benek? YamanBenek'mi? Beni mail adresimden msn ne alsan.:) göreyim bende.:)))
Benimkinde de Maydanoz'un esneyen bir pozu var ama aynı kahkaha atıyor gibi duruyor.:))



Aymen,

aaaa bak sen safarilerede gitmiş.:)benim gibi seyahat özürlünün yerinden kımıldayacğı yokken hem de.:)
ama demek öyle kandırıyorlar, ne fena:(

Hemen koştum profiline baktım İstanbul'dasın. Peki o zaman memleketin Gaziantep mi?
Oranın öyle büyük olduğuna çok memnun oldum. hayvanat bahçesi olacaksa bari doğala yakın çok geniş alanda olmalı zaten.:))

Aymen dedi ki...

Paticim, evet Istanbuldaydım ama yaklaşık bir yıl önce Gaziantep'e döndüm bir vesile ile umarım kısa süreli olur:)

laedrim dedi ki...

Ne kadar güzel bir eviniz varmış sizin böyle!:-) Maşallah...

:)

Margot dedi ki...

Maşallah size :)

paticanlar dedi ki...

Aymen'cim.:) senin gönlün nasıl istiyorsa ve hakkında hayırlı olanı Rabbim nasib etsin inşallah.:))

MeralHanım hoşgeldiniz.:) teşekkür ederim.:))
bakın sanırım 3 yazı önce karakedilerimi yazdım.Yavru olana ev arıyorum::))

Margot::) siz de hoşgeldiniz ve çok çok teşekkür ederim::)

Nenoni dedi ki...

mutlu yıllar

paticanlar dedi ki...

Nenoni teşekkür ederim. Rabbim bütün ömrümüzü mutlu ve huzurlu geçirmeyi nasip etsin inşallah.

Ayşen dedi ki...

Hepinize, tüm aileye Maşallah! Tüm sevdiklerinle birlikte nice mutlu, sağlıklı yıllar diliyorum. Sevgilerimle

paticanlar dedi ki...

Teşekkür ederiiim.:))

[ fiкяiмiи iиcє güℓü ] dedi ki...

Kediler, kuşlar, civcikler, davşanlar tamam da kız su yılanı ne ayak be?:))

Delikanlı mutlaka çok yakışıklıdır. E annesine çektiyse başkaca şansı mı var?

Bu arada bizde de bir aralar atmaca, su kaplumbakı ve hemstır vardı. Üçü bir arada.:)

Allah mutluluğunuzu daim etsin. Çok güzelsiniz siz...

Öpüyorum sultanım.

Adsız dedi ki...

Hello. This post is likeable, and your blog is very interesting, congratulations :-). I will add in my blogroll =). If possible gives a last there on my site, it is about the CresceNet, I hope you enjoy. The address is http://www.provedorcrescenet.com . A hug.

PERİLİ KÖŞK dedi ki...

kaş yaparken göz çıkardım iyimi,büyük bir hevesle açtım paticikleri,küçük kızımı kucağıma aldım bak sana neler göstereceğim diye ,bir baktı ,bir sürü hayvan çeşidi bir arada ,inanmıyorum sana anne bak onların annesi ne çok hayvan almış onlara,çok kıskanıyorum onları ben ,ben de bir tane bile birşey yok,diyerek ağlamaya başladı ve göğsüme yatıp koptu ağlamaktan....
bloğunun keyfini süremedik ,ben gece tekrar uğrayacağım....
sevgiler...

paticanlar dedi ki...

valla incegülüm bence de aynen öyle olduğu için benden gizli bakmışlar valla::))
asıl güzellik senin içinde.:)
Rabbim hepimizin yuvasını korusun:)

Perilim üzüülüp geldim sana orada yazıştık bu konuda.şimdi bir taneye razı ol sen. o büyüyünce isterse çiftlik kursun::))

paticanlar dedi ki...

thank you :)